Çek nedir? Nasıl tahsil edilir?
Türk hukukuna göre çek; Türk Ticaret Kanununda belirtilen hükümlere uygun olarak düzenlenmiş ve bir bankaya hitaben yazılmış ödeme emri niteliğinde olan bir kıymetli evraktır. Çek bir ödeme aracı olarak ticari hayatı canlı tutmak ve ekonomik olarak hızlı bir gelişme sağlamak bakımından önemli bir araçtır.
Çek nakit para akışı olmaksızın ticari hayatı hızlandıran ve gelişmesini sağlayan bir ödeme aracı olduğu için ticari hayatta diğer ödeme araçlarına göre daha çok kullanılan ve bu sebeple daha çok uyuşmazlığa neden olan bir ödeme aracıdır.
Çekte bulunması gereken unsurlar nelerdir?
Türk Ticaret Kanunu kapsamında çekin unsurları şunlardır;
- Senette “çek” kelimesinin kullanılması gereklidir.
- Çek kayıtsız ve şartsız olarak belirli bir bedelin ödenmesi için havaleyi içermelidir.
- Muhatap bankanın ticaret unvanı da çekte bulunması gereklidir.
- Ayrıca ödeme yeri, düzenleme yeri ve tarihi ile düzenleyen kişinin imzası bulunmalıdır.
Yukarıda belirtilen unsurların oluşturulduğu bir çekin takibi kambiyo senetlerine özgü takip yöntemi ile yapılmakta olup ilamsız takip yöntemine göre hızlı bir takip imkanı sağlamaktadır. Belirtilen unsurların olmadığı bir çekte kambiyo senetlerine özgü takip yapılamamakta olup ilamsız takip hükümleri uygulanır.
İbraz süresi nedir çekin ibraz süresi ne kadardır?
Çek diğer ödeme araçlarından farklı olarak vade tarihi ve kabul tarihi belirlenen bir ödeme aracı değildir. Çek görüldüğünde ödenmenin yapılması gereken bir ödeme aracıdır. Bu kapsamda çekin ibraz edilmesi de çekin kambiyo vasfını koruması ve takibin bu şekilde yapılması açısından önemlidir.
Çekin ibraz süreleri Türk Ticaret Kanunu Madde 796 düzenlenmiş olup çekin düzenlendiği ve ödeneceği yerler dikkate alınarak 10 gün, bir ay ve üç ay olarak düzenlenmiştir. Buna göre;
- Çek keşide edilen yerde ödenecekse yani çekin keşide edildiği yer ile muhatap bankanın şubesinin bulunduğu yer aynı ise on gün içinde,
- Çek keşide edildiği yerden başka bir yerde ödenecekse yani çekin keşide edildiği yer ile muhatap bankanın şubesinin bulunduğu yer farklı ise bir ay içinde,
- Türkiye sınırları içerisinde keşide edilen çek aynı kıta içinde olup başka bir yerde ödenecekse bir ay içinde,
- Türkiye sınırlarında keşide edilip başka bir kıtada ödenecek çek için üç ay içinde,
Çekin muhatap bankaya ibrazı gerekmektedir. İbrazın yapılmadığı takdirde çek kambiyo senedi vasfını kaybedecek olup borcun tahsili kambiyo senetlerine özgü takip yolu ile yapılamayacaktır.
Bir diğer önemli nokta ise ibraz süresinin geçtiği durumlarda müracat borçlularına karşı icra takibi yapılmasının da söz konusu olamamasıdır. Bu durumda sadece çeki düzenleyene karşı icra takibi yapılabilir.
Çekin tahsil edilebilmesi için bir süre var mıdır?
Çekin tahsili için Türk Ticaret Kanunu 814 kapsamında başvurma hakkı bakımından belirli bir zamanaşımı öngörülmüştür. İlgili zaman diliminde alacaklı borçluya karşı başvuru hakkını kullanmadığı takdirde borcun tahsili kambiyo senetlerine özgü takip yolu ile mümkün değildir. Bu durumda borcun tahsili için çeşitli hukuki yöntemler bulunmakla birlikte çeki bir kambiyo senedi olarak kabul edemeyip kambiyolara özgü takip kullanarak tahsil edemeyiz.
Ticaret kanunu kapsamında ;
- Hamilin, cirantalarla düzenleyene ve diğer çek borçlularına karşı sahip olduğu başvurma hakları, ibraz süresinin bitiminden itibaren üç yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.
- Çek borçlularından birinin diğerine karşı sahip olduğu başvurma hakları, bu çek borçlusunun çeki ödediği veya çekin dava yolu ile kendisine karşı ileri sürüldüğü tarihten itibaren üç yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.
Bu kapsamda alacaklının başvuru haklarını kullanırken yukarıda belirttiğimiz ibraz sürelerine dikkat ederek ilgili zamanaşımı durumuna düşmemesi önemlidir.
Unsurları tam olan ve süresi içerisinde ibraz edilen çekin tahsili nasıl yapılır?
Hukukumuzda çekin borçlusunun temel görevi çekin ibraz tarihinde çek bedelini hesapta bulundurmaktır. İbraz süresinden önce bankaya gidip çekin karşılığını almakta mümkün olmakla birlikte çeki düzenleyen kişi hesabında para bulundurmak zorunda değildir. Bu durumda muhatap banka hesapta para yoksa karşılıksızdır işlemi yapamaz.
Çekin ibraz tarihi geldiğinde muhatap bankaya başvurulduğunda ve hesapta çek karşılığı tam ya da kısmi olarak mevcut değilse banka karşılıksızdır işlemi yapar. Bu durumda bankadan kısmi ödeme alınabilir ya da bankanın kanuni olarak ödeme yapmak zorunda olduğu miktar tahsil edilebilir. Çekin kalan kısmı bakımından alacaklının hakkı korunun ve bu durumda borçlu adına karşılıksızdır işlemi yapılır.
Muhatap banka kısmi ödeme yaptığı takdirde çeki almakta ve alacaklıya çekin aslı gibidir onaylı suretini vermektedir. Bu suretle de alacağın tahsili mümkün olup alacaklı hak kaybı yaşamaz.
İbraz süresi içerisinde bankada çekin karşılığı yoksa ve karşılıksızdır işlemi yapıldıktan sonra gerek düzenleyene karşı gerekse müracat borçlularına karşı kambiyo senetlerine özgü icra takibi yolu ile takip başlatılır.
İbraz süresi geçtikten sonra bankaya başvurulduğunda ise banka hesabında çekin karşılığının olmadığı durumda banka karşılıksızdır işlemi yapmamakta ayrıca hesapta çek karşılığı miktar bulunsa bile bankanın karşılığı ödeme gibi bir zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu durumlarda genellikle bankaların çek bedelini ödemediği görülür.
İbraz süresinden önce ve sonra takip başlatmanın birçok farkı bulunmakla birlikte hukuki olarak borcun tahsili için en önemli farklar;
- İbraz süresi içinde çeki düzenleyene karşı ve müracaat borçlularına karşı takip yapılabilir.
- İbraz süresinde yapılan takipte alacağa sebep olan hukuki ilişki önemli olmayıp çek sebepsiz borç ikrarı olarak kabul edilen bir belgedir.
- İbraz süresi geçtikten sonra sadece düzenleyene karşı ilamsız icra yolu ile takip yapılabilir
- İbraz süresi geçtikten sonra yapılan takipte borcun altında yatan hukuki ilişki önem taşır ve borçlu ödeme emrine karşı borca itirazda bulunabilir.
Yukarıdaki saydığımız özellikler dikkate alındığında çekin ibraz süresinin dikkate alınması ve takibinin yapılması büyük önem arz etmektedir.
Çekin tahsili hakkındaki düşüncelerimiz ve yapılması gerekenler.
Alacaklıların çekin karşılığının bulunması durumunda bile çekin karşılığını tahsil edebilmekte güçlük yaşadığı görülmektedir. Ekonomik olarak zorluk çekilen durumlarda ise bir çok durumda muhatap bankada çekin karşılığının bulunmadığı görülmektedir. Çekin karşılıksızdır işlemine sebep olunması bir suç olarak düzenlendiği için çoğu durumda karşılıksız çekin de tahsili mümkündür.
Sonuç olarak çek tedavül kabiliyetinin yüksek olması ve nakit para kullanmaksızın ticari hayatı hızlandırdığı için en sık kullanılan kambiyo senedidir. Çekin tahsili konusunda ise teferruatlı düzenlemeler bulunmaktadır. Çekin ticari hayatta çok sık kullanılması ve yine çok sık hukuki uyuşmazlıklara sebep olduğu için hukuki düzenlemeler de sürekli değişikliğe uğramaktadır.
Çekin hukuki ve ekonomik hayattaki yeri büyük olduğu için çek ile ilgili hukuki uyuşmazlıklarda ve özellikle çekin tahsili hususunda güncel değişikliklerin takibinin yapılması ve söz konusu uyuşmazlığın sonuca bağlanması için gereken hukuki yardımın sağlanması önemlidir.
01.09.2021
Avukat Huzeyfe SARI